Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) Üretimi: Sırada Ne Var

Fosil yakıtlardan temiz ve yenilenebilir enerjiye geçişte çözülmesi en zor sorunlardan biri hava ulaşımıdır. İlk elektrikli araba, bugün bildiğimiz benzinle çalışan araçlarla aynı yüzyılda, 1800'lerde icat edildi. Ancak, 120 yıllık havacılık tarihinde elektrikli uçaklar ancak günümüzde mümkün hale geliyor.

Bunun nedeni, fosil yakıtların inanılmaz derecede enerji yoğun olmasıdır. Ağırlıklarına göre kıyaslayacak olursak Jet yakıtı, günümüzün en iyi pillerinden 43 kat daha fazla enerji depolar. Ancak 2050 yılına kadar ticari uçaklardan kaynaklanan karbondioksit emisyonlarının üç katına çıkacak olmasını dikkate alan Uluslararası Temiz Ulaşım Konseyi'ne göre, havacılık endüstrisi, bunun etkisini azaltmak ve daha sürdürülebilir olmak için teknolojiye ihtiyaç duyacaktır.

Havayollarını, uçak üreticilerini ve devletin düzenleyici kurumlarını heyecanlandıran çözümlerden biri sürdürülebilir havacılık yakıtıdır (SAF). Hardal tohumu, şeker kamışı ve kullanılmış pişirme yağı gibi yenilenebilir malzemelerden üretilen sürdürülebilir havacılık yakıtı geleneksel, petrol bazlı jet yakıtının yerine kullanılabilen düşük karbonlu alternatif bir yakıttır. 

Yenilenebilir jet yakıtları nasıl üretilir?

Geleneksel jet yakıtı, yeraltından çıkarılan karbon açısından zengin ham petrolden yapılır. Bu yakıt uçak motorlarında yandığında içindeki karbon atmosfere salınır. Bununla birlikte, sürdürülebilir havacılık yakıtı hayvan yan ürünlerinden veya tarımsal atıklardan, bitkilerden ve diğer biyokütlelerden elde edilir. Örneğin, hardal tohumlarından SAF üretildiğinde, yeni hardal bitkileri SAF’ın yanma sırasında salınan karbon moleküllerini emer ve depolar, bu da onu yenilenebilir hale getirir.

Honeywell Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı gibi yenilenebilir yakıtlar yakıtın üretim ve kullanımını içeren yaşam döngüsü boyunca karbon emisyonlarını %80'e kadar azaltabilir. 

Honeywell UOP’de yenilenebilir yakıtlar teklif yöneticisi olan Leigh Abrams, “Sürdürülebilir havacılık yakıtı, mevcut sistemde değişiklik yapılmadan kullanılabilecek bir teknoloji olduğu için günümüzdeki uçuşları karbondan arındırmanın birkaç yolundan biridir” diyor. “Motorları yeniden yapılandırmak veya havalimanındaki yakıt ikmal operasyonlarını değiştirmek zorunda kalmadan mevcut uçak filosunda bu yakıtı kullanabilirsiniz. Ve bugün onu nasıl üreteceğimizi biliyoruz.”

Yenilenebilir jet yakıtı nerede kullanılır?

Şu anda, uçaklar tipik olarak petrolden elde edilen geleneksel jet yakıtı ile karıştırılmış %50'ye kadar yenilenebilir jet yakıtının bir kombinasyonunu kullanabilmektedir. Ancak Aralık 2021’de United Airlines’ın %100 SAF kullanılan ilk yolcu uçuşunu Chicago’dan Washington, D.C.’ye gerçekleştirmesi bir dönüm noktası oldu.

Bu uçuşta kullanılan yenilenebilir jet yakıtı, daha fazla hammaddeden sürdürülebilir havacılık yakıtı elde edilmesini mümkün kılan Honeywell’in Ecofining^TM teknolojisi ile üretildi. Hükümetler daha fazla yenilenebilir jet yakıtı üretmek için teşvik yasalarını uygulamaya koydukça veya benimsenecek hedefler belirledikçe üretimi ölçeklendirmek için daha fazla hammaddeden SAF üretmek hayati önem taşıyacak. 

Abrams, “Sürdürülebilir yakıtları en düşük toplam maliyetle üretmeyi hedefliyoruz” diyor. “Yenilenebilir yakıt maliyeti ne kadar düşük olursa, daha temiz enerjiye geçişi o kadar kolay hale getirebiliriz.”

Honeywell ve United Airlines birlikte, orman ürünlerinden elde edilen biyokütle atıkları, mısır sapları ve diğer mahsul atıkları gibi düşük maliyetli hammaddelerden yenilenebilir jet yakıtı üretmek için temiz teknoloji alanında öncü bir şirket olan Alder Fuels’e yatırım yaptı. 

Alder teknolojileri ve Honeywell Ecofining^TM birlikte kullanıldığında, sürdürülebilir havacılık yakıtına yönelik artan talebi karşılamak için son derece ölçeklenebilirdir ve gerçek anlamda karbon nötr ilk jet yakıtını üretebilir. 

Gelecekte yenilenebilir jet yakıtını nasıl üreteceğiz?

Hammadde ne kadar çok olursa ve yenilenebilir jet yakıtına ne kadar verimli bir şekilde dönüştürülebilirse, maliyet o kadar düşük olur ve temiz enerjiye geçiş, havacılık için ulaşılabilir bir hedef haline gelir.

Enerji geçişini yaşayan diğer sektörler daha sürdürülebilir hava yolculuğu için yeni olanaklar yaratıyor. ABD Enerji Bilgi İdaresi'ne göre, sadece Amerika Birleşik Devletleri, çoğunlukla otomobillerde kullanılmak üzere, şu anda yılda yaklaşık 15 milyar galon etanol yakıtı üretmektedir. Geleneksel benzinli araçların yerini hibrit ve elektrikli araçlar aldığı için gün geçtikçe daha çok arz fazlası etanol yakıtı kapasitesi görmeyi bekleyebiliriz. 

On yıllık Ecofining^TM deneyimimizi temel alan Honeywell, hâlihazırda kitlesel ölçekte üretilen etanol içerikli sürdürülebilir havacılık yakıtına yönelik artan talebi karşılamak için yeni bir etanol-jet süreci geliştirmektedir. Honeywell’in etanolden jete teknolojisi; mısır, şeker kamışı, süpürge darısı veya diğer mahsullerden elde edilen etanolü, enerji yoğun, stabil ve havalimanlarındaki mevcut yakıt altyapısıyla uyumlu olan ilave, yenilenebilir jet yakıtına dönüştürecektir.

Hepimizin günlük hayatta pompada gördüğü etanolün jetler için düşük karbonlu bir enerji kaynağına dönüştürülmesi, geleceğin enerji zorluklarını aşabilmemiz için sürdürülebilir havacılık yakıtlarının faydalanmamıza yardımcı olacaktır. 

Abrams, “Hükümetlerin, havayollarının, yolcuların ve işletmelerin havacılıkta karbonsuzlaşmaya olan bağlılık seviyesini görmek heyecan verici” diyor. “Bu sorunu çözmek için birden fazla yola ihtiyacımız var ve teknolojimiz çok hızlı bir şekilde gelişiyor. Kitlesel hava yolculuğunu nasıl gerçekten sürdürülebilir hale getirebileceğimizi araştırıyoruz.”

Etanolden jete teknolojimiz ve SAF üretimini ölçeklendirmenin ne anlama geldiği hakkında daha fazla bilgi edinmek için "The Future Is..." podcastinin bu bölümünü dinleyin.